Bir gece daha kalmak istiyorum. Mümkün mü?
- I'd like to stay one more night. Is that possible?
Ek olarak yaşlılar birbirleriyle sosyalleşebilsin ve Amerikan hayatının aktif üyeleri olarak kalabilsinler diye birçok topluluk kurulmuştur.
- In addition many groups have been formed so that the elderly can socialize with one another and remain active participants in American life.
Tek yazılması gereken iki kelimeyi, iki ayrı kelime olarak yazmak Norveç'te büyük bir problemdir.
- Writing two separate words when it should be written as one is a big problem in Norway.
Eski tekerlekleri yenisiyle değiştir.
- Replace the old tires with new ones.
Hayallerimden biri İzlandaca öğrenmek.
- One of my dreams is to learn Icelandic.
Birini tanıyorum da ötekini değil.
- I know one of them but not the other.
Onun içinde iki kişi vardı, onun kız öğrencilerinden birisi ve genç bir adam.
- There were two people in it, one of her girl students and a young man.
Birisi kötü kelimeler söylememeli.
- One should not say bad words.
Onu hiç kimse anlamıyor.
- No one understands that.
Kimse benim fikirlerimi dinlemek istemiyor.
- No one wants to listen to my opinions.
Saatimi kaybettim, bu yüzden bir tane almak zorundayım.
- I lost my watch, so I have to buy one.
Ben bir araba istiyorum, ama bir tane satın almak için hiç param yok.
- I want a car, but I have no money to buy one.
Biz bu konuda hepimiz aynı fikirdeyiz.
- We are all one on that point.
İki insan her zaman aynı görüşe sahipse, bunlardan biri gereksizdir.
- If two men always have the same opinion, one of them is unnecessary.
Her birinize inancım var.
- I have faith in each and every one of you.
Her biri bin dolar ödedi.
- Each person paid one thousand dollars.
Onun içinde iki kişi vardı, onun kız öğrencilerinden birisi ve genç bir adam.
- There were two people in it, one of her girl students and a young man.
Körlerin ülkesinde, tek gözlü adam kraldır.
- In the country of the blind, the one-eyed man is king.
Bu, bir kişi için küçük bir adımdır ama insanlık için dev bir sıçramadır.
- That's one small step for a man, one giant leap for mankind.
Bu, bir kişi için küçük bir adımdır ama insanlık için dev bir sıçramadır.
- That's one small step for man, one giant leap for mankind.
One day the prince set forth to kill the dragon that had brought terror to his father’s kingdom for centuries.