kuş

listen to the pronunciation of kuş
التركية - الإنجليزية
bird

Kill two birds with one stone. - Tek bir taşla iki kuş öldür.

The Twitter bird is evil. - Twitter kuşu kötüdür.

bird; inexperienced person, callow guy
ornitho

One does not need to be an ornithologist to be able to distinguish blackbirds from crows or even jackdaws. - Birinin karatavuğu kargalardan ya da hatta küçük kargalardan ayırt etmesi için bir kuş bilimci olması gerekmiyor.

slang raw, inexperienced
slang penis, *pecker
slang stupid gambler
inexperienced person
callow
catbird
birding
tertiary
dickybird
kuş tüyü
feather

You have a feather on your hair. - Saçında bir kuş tüyü var.

Tom suffocated Mary with a feather pillow. - Tom bir kuş tüyü yastıkla Mary'yi boğdu.

kuş uçuşu
as the crow flies

As the crow flies, it's about 20 miles from here. - Kuş uçuşu olarak, o buradan yaklaşık 20 mil uzakta.

kuş başı
per bird
kuş bilimi
science bird
kuş cenneti
Lake Kuş or Lake Manyas (Turkish: Kuş Gölü meaning Bird Lake, or, Manyas Gölü) is a lake in eastern Turkey, located in the Balıkesir region. This is a shallow nutrient-rich freshwater lake (average depth 3 m) fed by groundwater and four streams. Small deltas have formed where the latter enter the lake, comprising extensive marshes and tree-lined riverbanks. Narrow belts of reed Phragmites fringe much of the lake. Water is abstracted for factory use and for irrigation. Cattle- and sheep-grazing is common along the lake shores
kuş gribi
Avian flu, bird flu
kuş gribi
Avian influenza, bird flu
kuş kafesi
birdcage
kuş kanadı
bird wing
kuş palazı
bird of poult
kuş pisliği
bird droppings
kuş tüyü yastık
Feather pillow
kuş yuvası
aerie
kuş ötmek
bird whistle
kuş ötüşü
birds singing
kuş üzüm
currants
kuş alıcı
(Tabiat Doğa) (bitki, Fam: gülgiller,verdiye) [syn.: kuş alıcı, alıç] acerola
kuş avcısı
fowler
kuş avlamak
fowl
kuş avı
fowling
kuş bacağının üçüncü bölütü
tarsus
kuş başlı at gövdeli yaratık
hippogryph
kuş başlı at gövdeli yaratık
hippogriff
kuş besleme
aviculture
kuş beslemek
to breed birds
kuş beyinli
bird brained
kuş beyinli
feather brained
kuş beyinli
stupid, bird-brained
kuş beyinli
birdbrained, harebrained, stupid
kuş beyinli
empty headed
kuş beyinli
bird witted
kuş beyinli
harebrained
kuş beyinli
shallow brained
kuş beyinli
dizzy
kuş cinsi
feathered tribes
kuş cinsi
feathered tribe
kuş falı
auspice
kuş gibi
birdlike
kuş gibi
(person) light as a feather
kuş gibi uçarak
as the crow flies
kuş gibi uçup gitmek
to die after a very short illness, go quickly, fade away fast
kuş gibi yemek
to eat like a bird, eat very little
kuş gibi özgür
(deyim) as free as bird
kuş gibi özgür
(deyim) as free as a bird
kuş gözlemcisi
bird-watcher
kuş gözleme
bird-watching
kuş kadar canı var
(Konuşma Dili) He is small and puny
kuş kafesi
bird cage

He thought that it was like a bird cage. - Onun bir kuş kafesi gibi olduğunu düşündü.

kuş kafesi
cage

He thought that it was like a bird cage. - Onun bir kuş kafesi gibi olduğunu düşündü.

The bird flew into the cage. - Kuş kafesin içine uçtu.

kuş kafesi gibi small and beautiful
(building)
kuş kanadıyla gitmek
to go very fast, fly
kuş kirazı
(Tabiat Doğa) (bitki, Fam: gülgiller,verdiye) bird cherry, sweet cherry
kuş kondurmak
to make or decorate (something) with great care and skill . İnsan kuş misali. (Konuşma Dili) It's amazing how fast people can travel
kuş misali
like a bird
kuş mu konduracak?
colloq . Does he think he's going to create a masterpiece? (said sarcastically)
kuş sesi
pipe
kuş sürüsü
pod
kuş sürüsü
team
kuş sürüsü
covey
kuş sürüsü
bevy
kuş tepeliği
egret
kuş tutmak
to catch birds, to hunt birds
kuş türleri
bird life
kuş uykusu
very light sleep
kuş uçmaz kervan geçmez
out-of-the way, desolate
kuş uçmaz kervan geçmez
outlying
kuş uçmaz, kervan geçmez desolate, lonely
(place)
kuş uçurmamak
1. not to allow anyone or anything to escape; not to allow anyone or anything to pass through without permission. 2. to be an alert person, be someone who's always on the qui vive
kuş uçurtmamak
to keep a sharp lookout
kuş yavrusu
yougn bird, fledgling, fledgeling
kuş yavrusu
nestling
kuş yavrusu
squab chick
kuş yemi
birdseed
kuş yumurtalarını çalma
bird nesting
kuş yumurtası
bird's egg
kuş yuvası
eyrie
kuş yuvası
bird's nest
kuş üvezi
(Tabiat Doğa) (bitki, Fam: gülgiller,verdiye) sorb
kuş ıslığı
birdcall
kuş beyinli
(Argo) lunatic
kuş sürüsü
{i} flight
yavru kuş
fledgling

There was a fledgling bird there. - Orada bir yavru kuş vardı.

erkek (kuş)
cock
kara kuş
(Hayvan Bilim, Zooloji) gypaetus barbatus
kuyruk (elbise, kuş)
train
kuş beyinli
(Argo) crank
kuş beyinli
(Argo) kook
kuş beyinli
(Argo) bird brain
kuş beyinli
(Argo) cuckoo
kuş beyinli
(Argo) nut
kuş beyinli
nincompoop
kuş gözü
(Tekstil) eyelet
kuş tüyü
down

My down jacket kept me warm. - Kuş tüyü ceketim beni ısıttı.

That down pillow looks expensive. - O kuş tüyü yastık pahalı görünüyor.

kuş tüyü
fuzz
kırmızı kuş üzümü
red currant
kıç (balık, kuş)
vent
mavi kuş
(Bilgisayar) bluebird
tavuk ya da kuş butu
(Gıda) drumstick
vurmak kuş
grass
yırtıcı kuş
raptor
kuş beyinli
bird-brained
kuş beyinli
empty-headed
kuş beyinli
tomfool
kuş kulübesi
birdhouse
kuş tüyü
plume
kuş tüyü
fluff
kuş tüyü
plumule
kuş yemi
chicken feed
kuş yemi
canary grass
kuş yemi
bird food
kuş yemi
canary seed
kuş ötüşü
bird call
kuş ötüşü
warble
kuşlar
aves
Elde bir kuş ağaçta bir kuştan yeğdir
(Atasözü) A bird in the hand is worth two in the bush
Kuş gribi
(Tıp, İlaç) avian influenza
Kuş gribi
(Tıp, İlaç) avian flu
Yuvayı dişi kuş yapar
(Atasözü) Men make houses, women make homes
bir kuş
a bird
kuş gribi
bird flu

Is the bird flu eradicated? - Kuş gribi ortadan kaldırıldı mı?

kuşlar
birds

These birds don’t fly well but they are excellent runners. - Bu kuşlar iyi uçmaz ama harika koşuculardır.

Birds were singing in the sky. - Kuşlar gökyüzünde şarkı söylüyorlardı.

madagaskar'da yaşayan ötücü bir kuş
passerine birds living in madagascar
şahine çok benzeyen yırtıcı bir kuş
Falcon is very similar to a bird of prey
alaycı kuş
(Tabiat Doğa) (kuş, Fam: Mimidae) mockingbird
alaycı kuş
catbird
alıcı kuş
bird of prey
ağzıyla kuş tutsa
even if he works miracles, no matter what he does
bal yiyen kuş
honey eater
balcıgillerden kuş
honey eater
beyaz başlıklı kuş
whitecap
bir taşla iki kuş vurmak
to kill two birds with one stone
bir taşla iki kuş vurmak
kill two birds with one stone
bir tür kuş
dollarbird
birdenbire inmek (kuş)
swoop down
boynuzlu kuş
(Hayvan Bilim, Zooloji) anhima cornuta
büyük boynuzlu kuş
(Tabiat Doğa) (kuş) great hornbill, Blyth's hornbill
dişi kuş
hen
dövüşken kuş
ruff
dövüşken kuş
(Tabiat Doğa) (kuş, Fam: çullukgiller) ruff
erkek kuş
cock
göçmen kuş
visitant
göçmen kuş
bird of passage, migratory bird
göçmen kuş
bird of passage
güney afrika'ya özgü bir kuş
lory
ispinozgillerden kuş
grosbeak
kafese kapatılmış kuş
cageling
kargaya benzer kuş
crow
karinasız kuş
ratite
kral kuş
kingbird
kuş beyinli
{s} featherbrained
kuş beyinli
{i} pinhead
kuş beyinli
{i} nitwit
kuş beyinli
addle brain
kuş beyinli
addle pate
kuş beyinli
feather brain
kuş beyinli
empty
kuş yemi
bird fodder
kuş ötüşü
{i} birdcall
kuşlar
feathered tribes
kuşlar
feathered tribe
kürekayaklı kuş
steganopod
küçük kuş
birdie
kımıldamadan duran kuş
sitter
kızıl gerdanlı kuş
red necked
makaralı kuş
warbler, bird that warbles
minik kuş
dicky
minik kuş
dickey bird
minik kuş
dickey
minik kuş
birdie
miyavlar gibi ses çıkaran kuş
catbird
nesli tükenmiş bir kuş
dodo
perde ayaklı kuş
palmiped
rinoseros boynuzlu kuş
(Tabiat Doğa) (kuş, Fam: Bucerotidae) [syn.: rinoseros boynuzlu kuş, öküzburnu] rhinoceros hornbill
sinekçil kuş
pewit gull
sinekçil kuş
pewit
sivri gagası olan bir kuş
(Hayvan Bilim, Zooloji) sicklebill
siyah kuş üzümü
black current
suni kuş yuvası
(Çevre) artificial bird nest
tropik kuş
tropicbird
tüneyen ötücü kuş
percher
tüyleri yeni çıkmış kuş
fledgeling
tüyleri yeni çıkmış kuş
fledgling
tırmanıcı kuş
scansores
tırmaşık kuş
climber
uzunbacaklılardan kuş
wader
yarı kadın yarı kuş canavar
Harpy
yavru kuş
chick
yavru kuş
nestling
yavru kuş
chicken
yavru kuş
squab chick
yuva yapan (özellikle kuş)
nester
yuvayı yapan dişi kuştur/yı dişi kuş yapar
(Atasözü) It's the wife who knows how to make a house a home
yüksek kuş yuvası
aerie
yırtıcı kuş
bird of prey
çığırtkan kuş
decoy bird
çığırtkan kuş
decoy
çığırtkan kuş
decoy duck
örümcek yiyen kuş
spider catcher
ötücü kuş
songster
ötücü kuş
oscine
ötücü kuş
songbird

The robin is one of the most well-known songbirds living in the United Kingdom. - Nar bülbülü Birleşik Krallık'ta yaşayan en tanınmış ötücü kuşlardan biridir.

ötücü kuş
singer
ötücü kuş
songbird, singing bird
ötücü kuş
singing bird
ötücü kuş türü
chat
التركية - التركية
Yumurtlayan omurgalılardan, akciğerli, sıcakkanlı, vücudu tüylerle örtülü, gagalı, iki ayaklı, iki kanatlı uçucu hayvanların ortak adı
Giresun yöresinde yetiştirilen bir fındık çeşidi
Yumurtlayan omurgalılardan, akciğerli, sıcakkanlı, vücudu tüylerle örtülü, gagalı, iki ayaklı, iki kanatlı uçucu hayvanların ortak adı: "Çalıların üstünde kuşlar cıvıldayarak uçuşuyordu."- Ö. Seyfettin
tuyur
kuş bakışı
Yüksek bir yerden aşağıya doğru, bütün genişliği içine alacak biçimde bakma
kuş bakışı
Genel olarak
kuş üzümü
Bkz. kuşüzümü
KUŞ'AM
(Osmanlı Dönemi) Karınca yuvası
KUŞ'AM
(Osmanlı Dönemi) Belâ
KUŞ'AM
(Osmanlı Dönemi) Arslan
KUŞ'AM
(Osmanlı Dönemi) Örümcek
KUŞ'AM
(Osmanlı Dönemi) Sırtlan
KUŞ'AM
(Osmanlı Dönemi) (C: Kaşâım) Yaşlı ihtiyar, koca kimse
KUŞ'AMAN
(Osmanlı Dönemi) Büyük erkek akbaba
KUŞ'AR
(Osmanlı Dönemi) Hıyar
kuş beyinli
Akılsız, aptal
kuş bilimci
Kuş bilimi uzmanı, ornitolog
kuş bilimi
Kuşları inceleyen bilim, ornitoloji
kuş dili
Daha çok çocukların, kelimelerin biçimlerini değiştirerek kelimelerin başına, hecelerin arasına başka kelime veya hece ekleyerek uydurdukları bir tür konuşma
kuş evi
Kuşların barınmalarını ve korunmalarını sağlamak için saray, köşk gibi konutların duvarlarına veya bahçelerindeki büyük ağaçların dallarına özel olarak yaptırılan yuva
kuş iğdesi
İğdegillerden, 60-80 yıl ömürlü, zeytin yaprağını andıran ince yapraklı, dikenli, meyveleri zeytin iriliğinde, dekoratif amaçlı olarak yetiştirilen bir ağaç (Elaeagnus angustifolia)
kuş kafesi
Kuşun içinde barındırıldığı yuva
kuş kirazı
Bu ağacın reçeli ve likörü yapılan meyvesi
kuş kirazı
Gülgillerden, yaprak açmadan önce beyaz çiçek veren, kaplamacılıkta kullanılan yabanî ağaç, ılgıncar, gelinfeneri (Cerasus padus)
kuş otu
Yol kenarları, duvar dipleri ve bahçelerde yetişen bir yıllık ve otsu bir bitki (Stellaria media)
kuş palazı
Difteri
kuş sütü
"Bulunmayan şey" anlamında bazı deyimlerde geçer
kuş tüyü
Bu tüylerle doldurulmuş olan
kuş tüyü
Yatak, yorgan, yastık doldurmaya yarayan bazı kuşların tüyü
kuş uykusu
Hafif uyku, tavşan uykusu
kuş uçumu
Kuş uçuşu
kuş uçuşu
İki nokta arasında doğrultu yönünde alınan mesafe
kuş yuvası
Kuşun içinde barındığı yer
kuş üzümü
Siyah, çok ufak taneli çekirdeksiz bir üzüm çeşidi
Kuş dili
biberiye
Kuş sesi
(Osmanlı Dönemi) MERGUL
Kuş sürüsü
(Osmanlı Dönemi) SÜKNE
Kuş sürüsü
zortul
Kuş sürüsü
zurba
Kuş yemi
DANE
Kuş yemi
çine
Kuş ötüşü
gür
Kuş üzümü
kırta
Kuşlar
(Hukuk) TUYUR
alıcı kuş
Atmaca
boğmaklı kuş
Toygar kuşunun bir türü
demir kuş
Uçak
kurt kuş
Bütün yaratıklar, bütün canlılar
kuşlar
Çok hücreli hayvanlardan, omurgalıların geniş bir sınıfı
makaralı kuş
Sürekli öten kuş
yırtıcı kuş
Ehlîleştirilmemiş vahşî kuşlara verilen genel ad
الإنجليزية - التركية

تعريف kuş في الإنجليزية التركية القاموس.

kuş inciri
Ege yöresine özgü küçük ve tatlı bir incir türü