köp

listen to the pronunciation of köp
التركية - الإنجليزية
much

It wasn't much of a bridge. - Büyük bir köprü değildi.

Her dog is not so much faithful as tame. - Onun köpeği uysal olduğu kadar çok sadık değildir.

very

She is very fond of dogs. - Köpeklere çok düşkündür.

I like dogs very much. - Ben köpekleri çok severim.

lot

Tom's dog barks a lot. - Tom'un köpeği çok havlar.

It took me a lot less time to housebreak my German shepherd than it took to housebreak my other dog. - Alman çoban köpeğimi terbiye etmek diğer köpeğimi terbiye etmekten çok daha az zamanımı aldı.

many

Many dog owners only feed their dogs once a day. - Birçok köpek sahipleri köpeklerini sadece günde bir kez beslerler.

There are many bridges in this city. - Bu şehirde birçok köprü vardır.

التركية - التركية
Kağnı arabasında bir parça
Kağnılarda öküzün kuyruğunun altına gelen tahta