köp

listen to the pronunciation of köp
التركية - الإنجليزية
much

It wasn't much of a bridge. - Büyük bir köprü değildi.

Mac is my friend. He likes dogs very much. - Mac, benim arkadaşım. O, köpekleri çok sever.

very

She is very fond of dogs. - Köpeklere çok düşkündür.

When a dog is very hungry, it devours its food. - Bir köpek çok aç olduğu zaman, yemeğini bir çırpıda bitirir.

lot

The dog eats a lot of meat every day. - Köpek her gün bir sürü et yiyor.

Tom knows a lot about dogs. - Tom'un köpekler hakkında çok bilgisi var.

many

How many times a day should I feed my dog? - Köpeğimi günde kaç kez beslemeliyim?

There are many bridges in this city. - Bu şehirde birçok köprü vardır.

التركية - التركية
Kağnı arabasında bir parça
Kağnılarda öküzün kuyruğunun altına gelen tahta