Tom eğlenmeyi seviyor.
- Tom likes to have fun.
Cambridge Üniversitesi'nde öğrenim zorluğu çok yüksek olmasına rağmen, çok sayıda öğrencinin hâlâ dışarı çıkmak ve eğlenmek için zamanı var.
- Although the pressure of studying at the University of Cambridge is very high, many students still have time to go out and have fun.
Motosiklete binmek eğlencelidir.
- It's fun to ride a motorcycle.
Müzik dinlemek çok eğlenceli.
- It is a lot of fun to listen to music.
O, komik bir hikaye ile bizi neşelendirdi.
- He amused us with a funny story.
Tatoeba'da cümleleri çevirmek ev ödevi yapmaktan daha eğlenceli.
- Translating sentences on Tatoeba is more fun than doing homework.
Motosiklete binmek eğlencelidir.
- It's fun to ride a motorcycle.
Herhangi biri Tom'un soyadını biliyor mu?
- Does anyone know Tom's family name?
Çin'de önce soyadımızı sonra adımızı koyarız.
- In China, we put our family name first, then our name.
Aile adın nasıl yazılır?
- How is your family name written?
Aile adınızı nasıl hecelersiniz?
- How do you spell your family name?
Lehçesinden dolayı, Tom her zaman John'la alay eder.
- Tom always makes fun of John because of his dialect.
Bir öğretmen hata yapan bir öğrenci ile asla alay etmemelidir.
- A teacher should never make fun of a pupil who makes a mistake.
Şakaların komik değil.
- Your jokes aren't funny.
Şakadan böyle bir şey yapmayın.
- Don't do such a thing in fun.