findet heraus

listen to the pronunciation of findet heraus
الإنجليزية - التركية

تعريف findet heraus في الإنجليزية التركية القاموس.

find out
keşfetmek
find out
anlamak
find out
öğrenmek

Onun nerede yaşadığını öğrenmek için onu eve kadar izledi. - She followed him home to find out where he lived.

Sadece ne olduğunu öğrenmek istiyorum. - I just want to find out what happened.

find out
ortaya çıkarmak
find out
(Fiili Deyim ) 1- keşfetmek 2- ortaya çıkarmak 3- çözmek 4- anlamak , öğrenmek 5-farkına varmak , sezmek
find out
bulup çıkarmak
find out
anla

Ailen anlarsa başın belaya girer. - You'll get into trouble if your parents find out.

Sanırım Tom sonunda Mary'nin onun arkasından konuştuğunu anlayacak. - I imagine that Tom will eventually find out that Mary has been talking behind his back.

find out
çözmek
determines
belirleyiciler
ألمانية - الإنجليزية
establishes
find out
determines