الإنجليزية - التركية
تعريف examining resemblances or differences في الإنجليزية التركية القاموس.
- comparison
- karşılaştırma
O geçerli bir karşılaştırma değil.
-That's not a valid comparison.
Gerçekten karşılaştırma yok.
-There really is no comparison.
- comparison
- {i} kıyas
Seninkine kıyasla benim arabam küçük.
-In comparison with yours, my car is small.
Onunla kıyaslarsak, ben hâlâ daha büyüğüm.
-In comparison to him, I am still older.
- comparison
- mukayese
Onun işi mukayese edilemez.
-His work is beyond comparison.
- comparison
- {i} kıyaslama
- comparison
- benzeti
- comparing
- {f} karşılaştır
Sen tebeşir ve peyniri karşılaştırıyorsun!
-You're comparing chalk and cheese!
Sen elmaları portakallarla karşılaştırıyorsun.
-You're comparing apples with oranges.
- comparing
- {i} karşılaştırma
- comparison
- benzerlik
- comparing
- karsilastir(mak)
- comparing
- karsilastir
- comparing
- kıyas
- comparison
- (isim) kıyaslama, karşılaştırma, mukayese, benzerlik, benzetme, kıyas, üstünlük derecesini gösterme
- comparison
- {i} üstünlük derecesini gösterme
- comparison
- benzerlik/mukayese
- comparison
- nispet
- comparison
- nispetle
- comparison
- in comparison with nispeten
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف examining resemblances or differences في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- comparison
- comparing
examining resemblances or differences
الواصلة
ex·am·in·ing resemblances or differencesالتركية النطق
îgzämînîng rizemblınsız ır dîfrınsızالنطق
/əgˈzamənəɴɢ rēˈzemblənsəz ər ˈdəfrənsəz/ /ɪɡˈzæmɪnɪŋ riːˈzɛmblənsəz ɜr ˈdɪfrənsəz/
Resimler
المفضلات