Birkaç yıl İspanya'da yaşadılar.
- Sie haben ein paar Jahre in Spanien gewohnt.
İp birkaç metre çok kısaydı.
- Das Seil war ein paar Meter zu kurz.
Kırık bir çenesi var ve birkaç dişini kaybetti.
- He got a broken jaw and lost some teeth.
Babam, doğum günüm için bana birkaç CD aldı.
- My father bought some CDs for my birthday.
Birkaç gün içinde araba sürebileceksin.
- You'll be able to drive a car in a few days.
Yalnızca birkaç kişi vaktinde geldi.
- Only a few people showed up on time.
Biraz kahve ister misin?
- Do you want some coffee?
Biraz kahve ister misin?
- Would you like some coffee?
Adam bir kaç saat önce vefat etti.
- The man passed away a few hours ago.
Biz neredeyse bir kaçkez yakalandık.
- We almost got caught a few times.
Birkaç kitap var ama onlarda bazı baskı hataları var.
- There are a few books, but they have some misprints.
Teknik Oturum Gündeminde birkaç kişi daha sonra gün içindeki bazı oturumlara katılmak istediklerinden söz ettiler.
- A few people mentioned they would like to attend some sessions later in the day on the Technical Session Agenda.
Bir çift ayakkabı aldım.
- I bought a pair of shoes.
Ben, bir çift kayak botu satın almak istiyorum.
- I want to buy a pair of ski boots.
Kimisi yürüyerek, diğerleri de bisikletle gitti.
- Some went on foot, and others by bicycle.
Bazı hayvanlar tırmanmada çok iyidirler.
- Some animals are very good at climbing.
Denemenin birkaç hatası var fakat bir bütün olarak çok iyi.
- Your essay has some mistakes, but as a whole it is very good.
Tom bir parça müzisyen.
- Tom is something of a musician.
Tabakta bir parça piliç, bir patates ve biraz yeşil bezelye vardı.
- On the plate was a piece of chicken, a potato and some green peas.
Yaklaşık 1:58'lik o akordun ne olduğunu tam anlayamıyorum. Birisi bana yardım edebilir mi?
- I can't quite figure out what that chord around 1:58 is. Can somebody help me out?
Yaklaşık üç saat önce berbat bir şey oldu.
- Something horrible happened about three hours ago.
May I ask a couple of questions?
- Kann ich ein paar Fragen stellen?
I'm taking a couple of days off.
- Ich nehme mir ein paar Tage frei.
I bought a pair of boots.
- Ich kaufte ein Paar Stiefel.
I bought a pair of shoes.
- Ich habe ein Paar Schuhe gekauft.