daughter of eve

listen to the pronunciation of daughter of eve
الإنجليزية - التركية
meraklı kadın
havva kızı
tipik kadın
woman
kadın

Afedersiniz, bu kadın kim? - Excuse me, who is this woman?

O bencil bir kadındır. - She is a selfish woman.

woman
{ç} wom.en (wîm'în)
woman
dili eş
woman
{i} karı

Hiç hak etmediği, harika bir kadın olan karısından bıkmıştı. - He was bored with his wife, an excellent woman he didn't deserve.

Şu kadın onun karısı olmalı. - That woman must be his wife.

woman
dili kadın
woman

Müzik alanında hiç kimse bu genç kadın eşit değildir. - Nobody is equal to this young woman in the field of music.

Eşim Lidia güzel, akıllı bir bayandır. - My wife Lidia is a beautiful, clever woman.

woman
kadın cinsi
woman
woman hater kadın düşmanı
woman
(sıfat) kadın
woman
woman suffrage kadınların oy kullanma hakkı
woman
hanım

Kadın olmak zordur. Erkek gibi düşünmeyi, hanımefendi gibi davranmayı, genç kız gibi görünmeyi ve de eşek gibi çalışmayı gerektirir. - It's hard to be a woman. One must think like a man, act like a lady, look like a girl, and work like a horse.

woman
bayan

Łazarz'nın çocukları, anneleri Felicja'nın dünyadaki en güzel bayan olduğunu düşünüyorlar. - Children of Łazarz think their mother Felicja is the most beautiful woman in the world.

Eşim Lidia güzel, akıllı bir bayandır. - My wife Lidia is a beautiful, clever woman.

woman
kadınlar

Ev kadınların dünyasıdır, dünya erkeklerin evidir. - The home is the woman's world, the world is the man's home.

الإنجليزية - الإنجليزية
woman
daughter of eve

    الواصلة

    daugh·ter of Eve

    التركية النطق

    dôtır ıv iv

    النطق

    /ˈdôtər əv ˈēv/ /ˈdɔːtɜr əv ˈiːv/
المفضلات