The two sides clashed several times.
- İki taraf birçok kez çatışmaya girdi.
Tom has been arrested several times.
- Tom birçok kez tutuklandı.
I've seen Tom on TV many times.
- Tom'u TV'de birçok kez gördüm.
We have been to Tokyo many times.
- Biz birçok kez Tokyo'da bulunduk.
That's happened to me plenty of times.
- Bu birçok kez başıma geldi.
Tom has done that plenty of times.
- Tom onu birçok kez yaptı.