Bir yabancı dili öğrenmek istiyorsan mümkün olduğu kadar çok çalışmalısın.
 - If you want to master a foreign language, you must study as much as possible.
Romanlar geçmişte olduğu kadar çok okunmuyor.
 - Novels aren't being read as much as they were in the past.
Erkek kardeşim benim yediğimin iki katı kadar yemek yiyor.
 - My brother eats twice as much as I do.
Ben elimden geldiği kadar yardımcı olacağım.
 - I will help as much as I can.
Tom beni otuz dolara istediğin kadar çok yiyebileceğin bir restorana götürdü.
 - Tom took me to a restaurant where you can eat as much as you want for thirty dollars.
O, benim kazandığımın üç katı kadar çok kazanıyor.
 - He earns three times as much as I do.