الإنجليزية - التركية
تعريف an irregular surface feature with no apparent cause في الإنجليزية التركية القاموس.
- accident
- {i} kaza
Kaza çok fazla ölüme neden oldu.
-The accident has caused many deaths.
O çalışırken bir kaza yaptı.
-While working, she had an accident.
- accident
- {i} kaza (kötü olay)
- accident
- {i} rastlantı
Petrolün keşfi şanslı bir rastlantıydı.
-The discovery of oil was a lucky accident.
Üçüncü caddede rastlantı sonucu onunla karşılaştım.
-I met her by accident on Third Avenue.
- accident
- (Bilgisayar,Teknik) ilinek
- accident
- kazara
Tom havuçları dilimlerken kazara elini kesti.
-Tom accidentally cut his hand when he was slicing carrots.
Kazara Jane ile karşılaştım.
-I met Jane by accident.
- accident
- raslantı
Karşılaşmamız oldukça raslantıydı.
-Our meeting was quite accidental.
- accident
- {i} tesadüf
Dün havalanında tesadüfen onunla karşılaştım.
-I met him by accident at the airport yesterday.
Onu tanımam tamamen tesadüftü.
-It was pure accident that I came to know her.
- accident
- {i} beklenmedik olay
- accident
- {i} araz
- accident
- (Tıp) Arıza, araz, aksidan
- accident
- {i} (Felsefe) ilinek, araz
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف an irregular surface feature with no apparent cause في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- accident
an irregular surface feature with no apparent cause
الواصلة
an ir·re·gu·lar sur·face fea·ture with no ap·par·ent causeالتركية النطق
ın îregyılır sırfıs fiçır wîdh nō ıperınt kôzالنطق
/ən əˈregyələr ˈsərfəs ˈfēʧər wəᴛʜ ˈnō əˈperənt ˈkôz/ /ən ɪˈrɛɡjəlɜr ˈsɜrfəs ˈfiːʧɜr wɪð ˈnoʊ əˈpɛrənt ˈkɔːz/
Resimler
المفضلات