amatör

listen to the pronunciation of amatör
التركية - الإنجليزية
amateur

My grandpa is good at shogi. His level is fourth dan, amateur. - Büyük babam şogide iyidir. Onun seviyesi dördüncü dan, amatör.

The amateur singer won first in the talent show hands down. - Amatör şarkıcı eller aşağı yetenek yarışmasında birincilik ödülünü almıştır.

novice
dabbler
dilettante

That's the opinion of a dilettante. - O bir amatörün fikri.

{i} hobbyist
amatör bandı
amateur band
amatör film
home movie
amatör film kamerası
amateur movie camera
amatör filmi
small film, narrow film, narrow-gauge film
amatör fotoğrafçı
amateur photographer
amatör havacılık
amateur flying
amatör kamerası
narrow-gauge cine camera
amatör olduğunu iddia eden profesyonel sporcu
shamateur
amatör oyunlar
theatricals
amatör radyocu
ham
amatörler
amateurs
sahte amatör
shamateur
التركية - التركية
(Osmanlı Dönemi) Fr. Bir işi para kazanma maksadıyla değil de, zevk için yapan kimse
özenci
Bir işi para kazanmak için değil, yalnız zevki için yapan (kimse), hevesli, özengen, profesyonel karşıtı
Bir işi para kazanmak için değil, yalnız zevki için yapan (kimse), özengen, özenci, profesyonel karşıtı: "Bu, çok ucuz bir amatör ressam tüzüğüdür."- H. Taner
Bir işi para kazanma maksadıyla değil de, zevk için yapan kimse
amatör
المفضلات