Genel anlamda, tarih kendini tekrar eder.
- Allgemein gesagt: Geschichte wiederholt sich.
Genelde alışverişlerimizi Çeşme ve Yaşmar'dan yapardık.
- Im Allgemeinen machten wir unsere Einkäufe in Çeşme und Yaşmar.
Rahibe Teresa Hindistan, Kalküta'da yaşamış ve çalışmış Katolik bir rahibeydi.
- Mother Teresa was a Catholic nun who lived and worked in Calcutta, India.
Katolik kilisesi boşanmaya karşıdır.
- The Catholic Church is opposed to divorce.
In general, little is known about nonlinear second order differential equations.
- Im Allgemeinen weiß man wenig über nicht lineare Differentialgleichungen zweiter Ordnung.
Generally speaking, the climate of Japan is mild.
- Im Allgemeinen ist das Klima in Japan mild.