الإنجليزية - التركية
تعريف a useful or valuable quality في الإنجليزية التركية القاموس.
- asset
- varlık
Birçok kişi bugünlerde varlık açısından zengin ama zaman açısından fakir.
-Many people these days are asset-rich but time-poor.
Bu mali denetim, aynı zamanda şirketin varlıklarının bir değerlendirmesini içerir.
-This financial audit also includes an evaluation of the company's assets.
- asset
- {i} değerli bir nitelik/erdem/beceri
- asset
- {i} değerli şey
- asset
- değerli bir nitelik
- asset
- (Ticaret) paraya çevrilebilir servet
- asset
- kazanç
- asset
- (Ticaret) malvarlığı
- asset
- beceri
- asset
- mal
Fadıl, Leyla'yı bir mal olarak gördü.
-Fadil saw Layla as an asset.
Bir milyon doların üzerinde mal varlığı var.
-He has over a million dollars in assets.
- asset
- değerli nitelik
- asset
- servet
- asset
- yararlı
- asset
- kıymetli vasıf
- asset
- (isim) varlık, değerli şey, mal, mülk
- asset
- kıymetli şey
المصطلحات ذات الصلة
a useful or valuable quality
الواصلة
a use·ful or va·lu·a·ble qua·li·tyالتركية النطق
ı yusfıl ır välyubıl kwälıtiالنطق
/ə ˈyo͞osfəl ər ˈvalyo͞obəl ˈkwälətē/ /ə ˈjuːsfəl ɜr ˈvæljuːbəl ˈkwɑːlətiː/
Resimler
السابق
المفضلات