a negative, irritating, or irritated attitude

listen to the pronunciation of a negative, irritating, or irritated attitude
الإنجليزية - التركية

تعريف a negative, irritating, or irritated attitude في الإنجليزية التركية القاموس.

attitude
{i} konum
attitude
(Askeri) DURUM: Herhangi bir cismin ekseninin, temel alınan bir noktaya göre oluşturduğu eğimle belirlenen durumu. Aksi belirtilmedikçe bu temel alınan nokta yerküre üzerindedir
attitude
{i} tavır

Bu aptalca tavırlarıyla Maria kendi kibrini kanıtlamaktan daha fazlasını yapmaz. - With these stupid attitudes, Maria doesn't do more than proving her own arrogance.

Herkes yasadışı yabancılar karşı düşmanca bir tavır aldı. - Everybody took a hostile attitude toward illegal aliens.

attitude
(Tıp) Uterus'da çocuğun durum (vaziyeti)
attitude
duruş
attitude
düşünce
attitude
tutum

Onun düşmanca bir tutumu vardı. - She had an unfriendly attitude.

Tom'un tutumunu değiştirmesi gerekiyor. - Tom needs to change his attitude.

attitude
davranış

Kültür bir bireyin karakterinin, davranışının ve hayata bakış açısının şekillenmesinde dinamik bir rol oynar. - Culture plays a dynamic role in shaping an individual's character, attitude, and outlook on life.

Tom'un davranışını beğenirim. - I like Tom's attitude.

attitude
yargı
attitude
fikir
attitude
dünya ve ufka göre meyil
attitude
vaziyet almak
attitude
{i} durum
attitude
duruş/tavır/görüş
attitude
(Mukavele) tutum, davranuş, tavır; vaziyet alış
attitude
(isim) tutum, tavır, davranış, poz, durum, konum, fikir, düşünce, duruş
attitude
vaziyete attitudinize tavır takınmak
الإنجليزية - الإنجليزية
attitude
a negative, irritating, or irritated attitude
المفضلات