التركية - الإنجليزية
تعريف şark في التركية الإنجليزية القاموس.
- orient
- the East; the Orient
- eastern; oriental
- east doğu
- east
- oriental
- the orient
- şark çıbanı
- Orient boil
- şark çıbanı Aleppo boil, Bagdad boil, oriental sore
- (caused by dermal leishmaniasis)
- esafil-i şark
- esafil-i song
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف şark في التركية التركية القاموس.
- (Osmanlı Dönemi) Parıldamak
- (Osmanlı Dönemi) Avrupa kültürünün dışında kalan müslüman ülkeleri
- (Osmanlı Dönemi) Güneş ve güneşin aydınlığı
- (Osmanlı Dönemi) Yarmak
- (Hukuk) Doğu
- (Osmanlı Dönemi) Doğu. Güneşin doğduğu taraf
- ŞARK MUSİKİSİ
- (Osmanlı Dönemi) Bak: Musik
- şark çıbanı
- Yurdumuzun doğu bölgelerinde, İran, Hindistan ve Kuzey Afrika'da insanların özellikle yüzünde veya kollarında görülen, iyileşince iz bırakan bulaşıcı çıban
- esafil-i şark
- Şarkın sefalet çekenleri; şarkın sefilleri. Esafil: Sefalet çekenler; adı ve bayağı kimseler. çok alçak olanlar. Şark: Doğu; Avrupa kültürünün dışında kalan müslüman ülkeleri
- Orta Şark
- Orta Doğu
- Yakın Şark
- Yakın Doğu
المصطلحات ذات الصلة
şark
النطق
علم أصول الكلمات
() Old English serc, syrc, from Old Norse serkr“” in the Online Etymology Dictionary, Douglas Harper, 2001, from Proto-Germanic *sarki, from Proto-Indo-European *ser- (“to arrange”).Resimler
السابق
المفضلات