Avoid walking alone in remote locations.
Sapa yerlerde yalnız yürümekten kaçının.
I lost my apple tv remote. - apple tv nin uzaktan kumandasını kaybettim.
Tom uzaktan kumandasının üstünde bir düğmeye bastı ama hiçbir şey olmadı.
- Tom clicked a button on his remote, but nothing happened.
Uzaktan kumandan var mı?
- Do you have the remote?
Ben alışılmadık bir yere aşık oldum.
- I fell in love in an unlikely place.
Tom'un Çin dominosu oynamayı bildiği çok uzak ihtimal.
- It's very unlikely Tom knows how to play mahjong.
Bence Tom'un bowlinge gideceği uzak ihtimal
- I think it's highly unlikely that Tom will go bowling.
Çok olasılık dışı görünmüyor.
- It doesn't sound so unlikely.
Uzak bilgisayarlarıma erişmek için sık sık SSH'ı kullanırım.
- I often use SSH to access my computers remotely.
Uzak geçmiş hakkında konuşarak oturduk.
- We sat talking about the remote past.
Manzara Batı Virginia'nın uzak bir kesimindeki küçük bir dağ köyüydü.
- The scene was a tiny mountain village in a remote section of West Virginia.
... is unlikely,” he said, and I think he was right, “that we have reached some apex of ...
... In many ways, I'm the most unlikely person on the planet ...