Senin fikrin gülünç. Gülünç mü?
- Your idea is ridiculous. It is?
O kadar gülünç değil.
- It's not that ridiculous.
Böylesine saçma bir hikayeyi sana kim anlattı?
- Whoever told you such a ridiculous story?
Kes şunu. Saçmalıyorsun.
- Stop it. You're being ridiculous.
O şimdiye kadar duyduğun en komik şey.
- That's the most ridiculous thing I've ever heard.
Umarım komik olmak seni öldürmez!
- Hopefully, being ridiculous doesn't kill you !
Fiyatlar saçma bir biçimde düşük.
- The prices are ridiculously low.
Burada fiyatlar gülünç derecede düşüktür.
- The prices here are ridiculously low.
Kendimi Breaking Bad'in sonunun gülünç bir şekilde aceleye getirildiğini düşünmekten alıkoyamıyorum - yine de çok güzel bir dizi ama daha iyi olabilirdi.
- I can't help but feel like the ending of Breaking Bad was ridiculously rushed, still an amazing show but it could've been better.
Adam's hair is ridiculous.
... seemed like a ridiculous idea to people. ...
... We're going to go ridiculous on this one guys. ...