My native language is a foreign language for someone else.
- Benim anadilim bir başkası için yabancı dildir.
Vent your anger on someone else, will you?
- Hıncını bir başkasından çıkar, olur mu?
One failure followed another.
- Bir başarısızlığı bir başkası izledi.
If a tree dies, plant another in its place.
- Bir ağaç ölürse yerinde bir başkası yetişir.
They'll finish this another day.
- Onlar bunu bir başka gün bitirecekler.
Sophie had been looking forward to getting another letter from the unknown sender.
- Sophie bilinmeyen bir gönderenden gelen bir başka mektup almak için can atıyordu.