as much as

listen to the pronunciation of as much as
الإنجليزية - التركية
olduğu kadar

Mümkün olduğu kadar tünellerden kaçınmaya çalışacağım. - I will try to avoid tunnels as much as possible.

Romanlar geçmişte olduğu kadar çok okunmuyor. - Novels aren't being read as much as they were in the past.

olabildiği kadar
aynı miktarda
kadar

Haber onu, beni şaşırttığı kadar, çok şaşırttı. - The news surprised him as much as it did me.

Erkek kardeşim benim yediğimin iki katı kadar yemek yiyor. - My brother eats twice as much as I do.

kadar çok

Onun Tom'a güvendiği kadar çok Tom Mary'ye güvenmiyor. - Tom didn't trust Mary as much as she trusted him.

Tom beni otuz dolara istediğin kadar çok yiyebileceğin bir restorana götürdü. - Tom took me to a restaurant where you can eat as much as you want for thirty dollars.

aynı
bile
as as
kadar
الإنجليزية - الإنجليزية
to the same extent; up to the desired amount
as much as

    التركية النطق

    äz mʌç äz

    النطق

    /ˈaz ˈməʧ ˈaz/ /ˈæz ˈmʌʧ ˈæz/

    فيديوهات

    ... NOT AS MUCH AS THE OTHERS, OF COURSE... ...
    ... I MEAN, WE DO LOVE HIM AS MUCH AS THE OTHER KIDS, RIGHT? ...
المفضلات