Excuse me for interrupting.
- Sözünü kestiğim için özür dilerim.
Excuse me for opening your letter by mistake.
- Mektubunu yanlışlıkla açtığım için özür dilerim.
Sorry to trouble you, but my car is broken, can you help me?
- Rahatsız ettiğim için özür dilerim, ama arabam bozuldu, yardım edebilir misin?
I'm sorry for being late.
- Geç kaldığım için özür dilerim.
Pardon me for asking.
- Sorduğum için özür dilerim.
Pardon me for interrupting you.
- Sözünü kestiğim için özür dilerim.
Excuse me, I think you're sitting in my seat.
- Özür dilerim! Zannedersem benim yerimde oturuyorsunuz.
Excuse me for interrupting, I've got something to tell you.
- Kestiğim için özür dilerim, size anlatmam gereken bir şey var.
I don't have to apologize for what I said.
- Söylediğim için özür dilemek zorunda değilim.
I apologized, but even then she wouldn't speak to me.
- Özür diledim fakat o zaman bile benimle konuşmadı.
I don't like the apologetic undertone of this article.
- Ben bu makalenin özür dileyen tonundan hoşlanmıyorum.
He was apologetic for being absent.
- O, gelmediği için özür diledi.