an oyster which has been bedded, in distinction from one of natural growth

listen to the pronunciation of an oyster which has been bedded, in distinction from one of natural growth
İngilizce - Türkçe

an oyster which has been bedded, in distinction from one of natural growth teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

plant
{f} dikmek (bitki)
plant
bitkilendirmek
plant
(Tıp) plant
plant
yerleştirmek (bomba vb)
plant
(çalınan ya da yasak bir şeyi) kiminse üzerine saklayıp onu suçlu göstermek
plant
demirhane
plant
{i} bitki

Bitkiler olmasaydı, biz yaşayamazdık. - If it were not for plants, we wouldn't be able to live.

Soğuk hava birçok bitkinin çiçek açmasını engeller. - Cold weather keeps many plants from blooming.

plant
Casus

The new guy turned out to be a plant.

plant
Bir tesisiste üretilip, paketlenmiş (plant mılk)
plant
{i} argo hile, oyun, tuzak
plant
{i} bitki, ot
plant
(isim) bitki, dikme, tesis, işletme, fabrika, malzemeler, demirbaş, dolandırıcılık, hile, ihbarcı, fidan
plant
atelye
plant
{f} ekmek

Annem bahçeye çiçek ekmekle meşgul. - My mother is busy planting flowers in the garden.

Nisan ayı sebze tohumlarınızın çoğunu ekmek için en iyi zamandır. - April is the best time to plant most of your vegetable seeds.

plant
{i} fabrika

Boston'da bir fabrikamız var. - We have a plant in Boston.

Babası bir traktör sürücüsüydü ve annesi bir tekstil fabrikasında çalıştı. - Her father was a tractor driver and her mother worked in a textile plant.

plant
{i} seyircilerin arasında oturup rol yapan
plant
hile oyun
plant
{i} teçhizat
plant
(fiil) dikmek, ekmek, koymak, yeşillendirmek, ağaçlandırmak, kurmak, dikmek (bitki), ağaç olmak, kök salmak, aşılamak (fikir), indirmek, yapıştırmak, çarpmak, vurmak, adam koymak, saklamak, gizlemek, yüklemek, yutturmak, bırakmak
İngilizce - İngilizce
plant
an oyster which has been bedded, in distinction from one of natural growth

    Heceleme

    an oys·ter which has been bedded, in dis·tinc·tion from one of na·tu·ral growth

    Telaffuz