an abundance of material possessions and resources

listen to the pronunciation of an abundance of material possessions and resources
İngilizce - Türkçe

an abundance of material possessions and resources teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

wealth
{i} varlık

O görünüşte varlıklı fakat gerçekte değildir. - He is wealthy in appearance but not in reality.

Erken yatıp ve erken kalkmak, bir adamı sağlıklı, varlıklı ve bilge yapar. - Early to bed and early to rise, makes a man healthy, wealthy and wise.

wealth
{i} zenginlik

Sağlık zenginlikten daha önemlidir. - Health is more important than wealth.

Sağlık zenginliğin üstündedir, zira zenginlik bize sağlık kadar çok mutluluk vermiyor. - Health is above wealth, for this does not give us so much happiness as that.

wealth
bolluk
wealth
(Kanun) malvarlığı
riches
varlık
riches
variyet
wealth
(Ticaret) çokluk
wealth
variyet
wealth
varsıllık
wealth
para
riches
{i} hazine
riches
{i} servet

Bütün servetini kaybetti. - He lost all his riches.

Dünyadaki en zengin üç kişi, 48 en fakir ulustan daha çok serveti kontrol ediyor. - The three richest people in the world control more wealth than the poorest 48 nations.

riches
{i} zenginlik

Brezilya çok zengindir; onun zenginliği çok büyüktür; kahve onun en büyük zenginliklerinden biridir. - Brazil is very rich; its richness is immense; coffee is one of its greatest riches.

Japon edebiyatı güzelliği ve zenginliklerine rağmen, şimdiye kadar batıda yetersiz olarak bilinmektedir. - Japanese literature, in spite of its beauty and riches, is as yet inadequately known in the West.

İngilizce - İngilizce
riches
wealth
an abundance of material possessions and resources

    Heceleme

    an a·bun·dance of ma·te·ri·al possessions and resources

    Türkçe nasıl söylenir

    ın ıbʌndıns ıv mıtîriıl pızeşınz ınd risôrsîz

    Telaffuz

    /ən əˈbəndəns əv məˈtərēəl pəˈzesʜənz ənd ˈrēsôrsəz/ /ən əˈbʌndəns əv məˈtɪriːəl pəˈzɛʃənz ənd ˈriːsɔːrsɪz/