The young woman under that tree looks sad.
- Şu ağacın altındaki genç kadın üzgün görünüyor.
These games are listed under the adult category.
- Bu oyunlar yetişkin kategorisi altında listelenmiş.
Benzene molecules are hexagonal in shape.
- Benzen molekülleri altıgen şeklindedirler.
A triangle has three angles, and a hexagon has six angles.
- Bir üçgenin üç açısı ve altıgenin altı açısı vardır.
Ask a six-year-old, not a sixty-year-old.
- Altı yaşındaki birine sorun, altmış yaşındaki birine değil.
I always get up at six.
- Her zaman altıda kalkarım.
Ten, eleven, twelve, thirteen, fourteen, fifteen, sixteen, seventeen, eighteen, nineteen, twenty.
- On, on bir, on iki, on üç, on dört, on beş, on altı, on yedi, on sekiz, on dokuz, yirmi.
In the sixteenth century Ottoman Turks attempted to construct a canal in Egypt to unite Mediterranean Sea and Red Sea.
- On altıncı yüzyılda Osmanlı Türkleri Akdeniz ve Kızıldeniz'i birleştirmek için Mısır'da bir kanal inşa etmeye teşebbüs ettiler.
The workers flip the curds to drain excess whey.
Some built houses partly underground.
- Bazıları kısmen yer altında evler yaptı.
The hospital for this Mars colony is underground.
- Bu Mars kolonisinin hastanesi yer altındadır.
I perspired under my armpits.
- Benim koltuk altım terledi.
She shaved her armpits.
- O, koltuk altını tıraş etti.