İngilizce - Türkçe
a symptom consisting of the involuntary expulsion of air from the nose teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- sneeze
- aksırmak
- sneeze
- {i} hapşırma
Saman nezlesi mevsiminde, Mary'nin cümleleri genellikle hapşırmalarla noktalandı.
-During hayfever season, Mary's sentences were usually punctuated by sneezes.
Tom, hapşırmamaya çalıştı.
-Tom tried not to sneeze.
- sneeze
- {f} hapşırmak
- sneeze
- {f} aksır
Bu parfümü koklayamam. Aksırırım.
-I cannot smell this perfume. I would sneeze.
- sneeze
- aksırık
- sneeze
- işe yarar
- sneeze
- yabana atılmaz
- sneeze
- not to be sneezed at k
- sneeze
- {f} at -i hor görmek, -i küçümsemek: Don't sneeze at Selma's paintings; she makes millions from them. Selma'nın
- sneeze
- küçümsemek
- sneeze
- (Tıp) tıksırma
- sneeze
- sneeze at hakir görmek
- sneeze
- {i} aksırma
- sneeze
- hapşırık
Konuşmamızı hapşırıkları böldü.
-Our conversation was interrupted by his sneezes.
Bir hapşırık saatte kırk mil hızla vücudunuzu terk eder.
-A sneeze leaves your body at forty miles an hour.
- sneeze
- hapşır
Tom hapşırdığı zaman ağzını örttü.
-Tom covered his mouth when he sneezed.
Konuşmamızı hapşırıkları böldü.
-Our conversation was interrupted by his sneezes.
İlgili Terimler
a symptom consisting of the involuntary expulsion of air from the nose
Heceleme
a symp·tom consisting of the in·vol·un·ta·ry ex·pul·sion of A·ir from the noseTürkçe nasıl söylenir
ı sîmptım kınsîstîng ıv dhi învälınteri îkspʌlşın ıv er fırm dhi nōzTelaffuz
/ə ˈsəmptəm kənˈsəstəɴɢ əv ᴛʜē ənˈvälənˌterē əkˈspəlsʜən əv ˈer fərm ᴛʜē ˈnōz/ /ə ˈsɪmptəm kənˈsɪstɪŋ əv ðiː ɪnˈvɑːlənˌtɛriː ɪkˈspʌlʃən əv ˈɛr fɜrm ðiː ˈnoʊz/
Resimler
Favoriler