Onlar pencere çerçevelerini sarıya boyadı.
- They painted the window frames yellow.
Bob portreyi hoş bir çerçeve ile çerçeveledi fakat o tepetaklak olmuştu.
- Bob mounted the portrait in a fancy frame, but it was upside down.
Yapı, çelik iskelet üzerine betondan yapılacaktır.
- The building will be made of concrete on a steel framework.
Bütün iskelet demirden yapıldı.
- The whole framework was made of iron.
Benim bir zarfa, bir parça kağıda ve kurşun kaleme ya da bir dolma kaleme ihtiyacım var.
- I need an envelope, a piece of paper, and a pencil or a pen.
Bana bir parça bilgi getirdi.
- He brought me a piece of information.