a gun!

listen to the pronunciation of a gun!
İngilizce - Türkçe
kison of
heat
daralmak
heat
(Spor) ısınma turları
heat
sıcaklık

Bu sıcaklıkta çalışmayı sevmiyorum. - I don't like studying in this heat.

Bu sıcaklık dayanılmaz. - This heat is unbearable.

heat
ısınmak
heat
eleme yarışı
a gun
bir silah
a gun
tüfek nişangâhı hind sight of
a gun
tüfek arpacığı front sight of
heat
{i} ateş

Tom'un Mary ile ateşli bir tartışması vardı. - Tom had a heated argument with Mary.

John odaya girdiğinde Tom ve Marry ateşli bir tartışmanın ortasındaydı. - Tom and Mary were in the middle of a heated argument when John walked into the room.

heat
tur/ısı/sıcaklık
heat
{i} kızışma, kösnü
heat
{i} kızgınlık dönemi
heat
{f} kızışmak
heat
{i} öfke
heat
{i} spor eleme, eleme koşusu/yarışı
heat
{f} ısıtmak; ısınmak
heat
{i} kızışma
heat
(fiil) ısıtmak, kızıştırmak, hareketlendirmek, ısınmak, kızdırmak, kızmak, kızışmak
heat
ısın/ısıt
heat
{f} kızıştırmak
heat
{i} acılık
heat
çiftleşme isteği
heat
bir kere kızdırılma
İngilizce - İngilizce
heater
heat
piece
jammy
a gun!

    Heceleme

    a gun

    Videolar

    ... And I was able to bring in a lot of my cool, gun lovin' ...
    ... standing up for the lives that gun violence steals from us each day ...