a characteristic of something that makes it different from something else

listen to the pronunciation of a characteristic of something that makes it different from something else
İngilizce - Türkçe

a characteristic of something that makes it different from something else teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

difference
{i} fark

Bugün ya da yarın gitmen pek fark yaratmayacak. - It will not make much difference whether you go today or tomorrow.

İngiliz İngilizcesi ve Amerikan İngilizcesi arasında bazı farklar vardır. - There are some differences between British English and American English.

difference
{i} ayrım

Geçmiş, şimdi ve gelecek arasındaki ayrım sadece çok yaygın yanılsamadan başka bir şey değildir. - Difference between the past, present, and future is nothing but an extremely widespread illusion.

difference
(Biyoloji) farklılık

İnsanların farklılıklarının farkında olması gerekir, ama aynı zamanda onları yaygınlığını da kucaklamalılar. - People need to be aware of their differences, but also embrace their commonness.

Tom'un ve benim farklılıklarımız var. - Tom and I have our differences.

difference
{i} benzememe
difference
mübayenet
difference
(Tıp) diferans
difference
uyuşmak
difference
anlaşmazlık
difference
tefavüt
difference
uyuşmazlık
difference
{i} fikir ayrılığı
difference
{i} ayrılık, fark
difference
{i} olağandışılık
difference
{i} ihtilaf
difference
ayırıcı özellik
İngilizce - İngilizce
difference

There are three differences between these two pictures.

a characteristic of something that makes it different from something else

    Heceleme

    a char·ac·ter·is·tic of some·thing that makes it dif·fer·ent from some·thing else

    Türkçe nasıl söylenir

    ı kerıktırîstîk ıv sʌmthîng dhıt meyks ît dîfrınt fırm sʌmthîng els

    Telaffuz

    /ə ˌkerəktərˈəstək əv ˈsəmᴛʜəɴɢ ᴛʜət ˈmāks ət ˈdəfrənt fərm ˈsəmᴛʜəɴɢ ˈels/ /ə ˌkɛrəktɜrˈɪstɪk əv ˈsʌmθɪŋ ðət ˈmeɪks ɪt ˈdɪfrənt fɜrm ˈsʌmθɪŋ ˈɛls/