(d) to impair or diminish, as happiness or virtue

listen to the pronunciation of (d) to impair or diminish, as happiness or virtue
İngilizce - Türkçe

(d) to impair or diminish, as happiness or virtue teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

injure
{f} sakatlamak
injure
{f} incitmek
injure
{f} yaralamak
injure
yaralamak (bir uzvu)
injure
zarara sokmak
injure
ziyan vermek
injure
fena yapmak
injure
halel getirmek
injure
yarala

Başka hiç kimse yaralanmadı. - No one else was injured.

Kazada çok sayıda turist yaralandı. - A number of tourists were injured in the accident.

injure
{f} kötülük etmek
injure
incit

Dans ederken kendini incitti. - She injured herself while dancing.

Kendilerini incitebileceklerinden korktum. - I feared they might injure themselves.

injure
{f} zarar/ziyan vermek: It could injure your reputation. Adına halel
injure
{f} zedelemek
injure
{f} zarar vermek
injure
rencide etmek
İngilizce - İngilizce
injure
(d) to impair or diminish, as happiness or virtue