yearly date commemorating a special event; birthday teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- anniversary
- {i} yıldönümü
Mary'nin kocası gecikmiş yıldönümü yemekleri için onu fantazi Fransız restoranına götürdü.
-Mary's husband took her to the fancy French restaurant for their belated anniversary dinner.
Mutlu evlilik yıldönümü.
-Happy wedding anniversary.
- anniversary
- yıl dönümü
Savaşın sonunun yıl dönümüdür.
-It's the anniversary of the end of the war.
Evlilik yıl dönümümüz yakında geliyor.
-Our wedding anniversary is coming soon.
- anniversary
- (Bilgisayar) evlilik yıldönümü
Sen ve Tom evlilik yıldönümünüz için ne yapacaksınız?
-What are you and Tom going to do for your anniversary?
Bugün karım ve ben yirminci evlilik yıldönümümüzü kutluyoruz.
-Today my wife and I are celebrating our twentieth wedding anniversary.
- anniversary
- {i} yıldönümü kutlaması
- anniversary
- senei devriye
- anniversary
- yıl dönümünü kutlama
Tom ve Mary birlikte olmalarının birinci yıl dönümünü kutlamak için romantik bir akşam yemeği verdiler.
-Tom and Mary had a romantic dinner to celebrate the first anniversary of their being together.
- anniversary
- yıldönüm
Sen ve Tom evlilik yıldönümünüz için ne yapacaksınız?
-What are you and Tom going to do for your anniversary?
O, evlilik yıldönümünü unuttu.
-He forgot his wedding anniversary.
İlgili Terimler
yearly date commemorating a special event; birthday teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- {i} anniversary