yeşillik

listen to the pronunciation of yeşillik
Türkçe - İngilizce
foliage
greenery

There is less crime in apartment buildings surrounded by trees and greenery. - Ağaçlar ve yeşillikler tarafından çevrili apartmanlarda daha az suç var.

greens
green

There is less crime in apartment buildings surrounded by trees and greenery. - Ağaçlar ve yeşillikler tarafından çevrili apartmanlarda daha az suç var.

green grass
green vegetables, greens
viridity
greenness; greens, green vegetables; meadow, green; foliage
herbage
potherb
verdancy
green place, place full of green plants
greenstuff
mead
greenness
leafage
soilage
verdure
vegetation
green space
meadow
green vegetables
herb garden
grassiness
silage
virescencu
viridescence
yeşil
green

Apples are red or green. - Elmalar kırmızı veya yeşildir.

Colorless green ideas sleep furiously. - Renksiz yeşil fikirler öfkeli uyur.

yeşillik yedirmek
soil
yeşil
{s} verdant
yeşillikler
greens
geniş yeşillik düzlük
(kuzey amerika) prairie
kordon yeşillik zonu
(Askeri) waterfront greenery zone
silodaki yeşillik
silage
toprağa yeşillik katmak
plow back
toprağa yeşillik katmak
(gübre) plough back
yeşil
slang dollar, greenback
yeşil
green, green in color
yeşil
unripe, green (fruit, vegetable)
yeşil
green, the color green
yeşil
(Madencilik) grn (green)
Türkçe - Türkçe
Yeşil olma durumu
Yeşil bitkileri çok olan yer
Yeşil ot
Marul, salatalık gibi çiğ yenen sebze
(Osmanlı Dönemi) HUDRET
(Osmanlı Dönemi) İSPERGAM
(Osmanlı Dönemi) HUDR
(Osmanlı Dönemi) IHDIRAR
yeşil
Sarı ile mavinin karışmasından ortaya çıkan, bitki yapraklarının çoğunda görülen renk: "Memleket isterim / Gök mavi, dal yeşil / Tarla sarı olsun / Kuşların, çiçeklerin diyarı olsun."- C. S. Tarancı
Yeşil
cığa
yeşil
Kurumamış, taze (sebze)
yeşil
Kurumamış, taze
yeşil
Bu renkte olan: "Önümüzde yeşil yamaçlar görününce biraz keyiflendik."- H. E. Adıvar
yeşil
Olmamış, ham
yeşil
Sarı ile mavinin karışmasından ortaya çıkan, bitki yapraklarının çoğunda görülen renk
yeşil
Olmamış, ham (meyve)
yeşil
Bu renkte olan
yeşillik