Onun iyi olup olmadığını bilmiyorum.
- I do not know whether it is good or not.
Grace'in evde olup olmadığını biliyor musunuz?
- Do you know whether or not Grace is at home?
O, bana orada kimsenin olup olmadığını sordu.
- He asked me whether anybody was there.
Onun iyi olup olmadığını bilmiyorum.
- I do not know whether it is good or not.
Biz zengin ya da fakir olup olmadığımıza göre, olayları farklı görürüz.
- We see things differently, according to whether we are rich or poor.
O, bana orada kimsenin olup olmadığını sordu.
- He asked me whether anybody was there.
Başarılı olup olmayacağın çabalarına bağlıdır.
- Whether you will succeed or not depends on your efforts.
Sizin başarınız, sıkı çalışıp çalışmamanıza bağlıdır.
- Your success depends upon whether you work hard or not.