very badly

listen to the pronunciation of very badly
İngilizce - Türkçe

very badly teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

terribly
çok fena
terribly
çok

Sana yardım etmek isterim ama çok fazla meşgulüm. - I'd love to help you out, but I'm terribly busy.

Fadıl bir şeylerin çok yanlış olduğunu biliyordu. - Fadil knew that something was terribly wrong.

terribly
çok kötü
terribly
son derece

Tom şu anda son derece meşgul. - Tom is terribly busy at this time.

Bruce kız arkadaşı onu terk ettiğinde son derece üzülmüştü, ama kısa sürede atlattı. - Bruce was terribly upset when his girlfriend left him, but he soon got over it.

terribly
korkunç bir şekilde

Korkunç bir şekilde korktum. - I was terribly frightened.

O korkunç bir şekilde yanlış olurdu. - That would be terribly wrong.

terribly
müthiş
terribly
berbat/korkunç şekilde
terribly
berbat bir şekilde

Tom'a berbat bir şekilde muamele edilmişti. - Tom was treated terribly.

Benim yavru köpeğim öldü ve ben berbat bir şekilde üzgünüm. - My puppy died, and I'm terribly upset.

terribly
aşırı

Aşırı derecede pahalı. - It's terribly expensive.

Bu hafta her ikimiz için de aşırı yoğundu. - This week has been terribly busy for both of us.

İngilizce - İngilizce
terribly

She even signed up for karaoke, although she sang terribly.

very badly

    Heceleme

    ve·ry bad·ly

    Türkçe nasıl söylenir

    veri bädli

    Telaffuz

    /ˈverē ˈbadlē/ /ˈvɛriː ˈbædliː/

    Videolar

    ... was very badly written, so it allowed anyone else to do that, too. Once you were infected, ...