value added network

listen to the pronunciation of value added network
İngilizce - Türkçe
değer katkılı ağ
van
{i} karavan

Hiç bir karavan sürdün mü? - Have you ever driven a van?

Tom geceyi karavanda geçirdi. - Tom spent the night in his van.

van
kamyonet

Tom kamyonete binen son kişiydi. - Tom was the last one to get in the van.

Tom kamyonet kapısını çarparak kapattı. - Tom slammed the van door closed.

van
{i} keşif kolu
van
öncü kuvvet/vagon/minibüs
van
{i} İng. kamyonet
van
yük arabası veya vagon ile taşımak
van
eşya ya da yük vagonu
van
{i} harman savurma makinesi
van
{i} İng., d.y. yük vagonu; furgon; marşandizin sonuna takılan cumbalı
van
{i} minibüs

Tom'u lacivert bir minibüse binerken gördüm. - I saw Tom getting into a dark blue van.

Tom'un evinin önünde park etmiş beyaz bir minibüs var. - There's a white van parked in front of Tom's house.

van
{i} elebaşı
van
{i} (arkası kapalı) kamyon
van
{i} yük vagonu
van
{i} kanat
van
{i} öncü

Komünist Parti, işçi sınıfının öncüsüdür. - The Communist Party is the vanguard of the working class.

van
ordu veya donanmanın keşif kolu
İngilizce - İngilizce
van
A communications network that had additional functions such as error correction, protocol conversion and message storing
Value Added Networks
vans
value added network

    Heceleme

    val·ue added net·work

    Türkçe nasıl söylenir

    välyu ädıd netwırk

    Telaffuz

    /ˈvalyo͞o ˈadəd ˈnetˌwərk/ /ˈvæljuː ˈædəd ˈnɛtˌwɜrk/