He shamed his whole family by his conduct.
- Davranışıyla bütün ailesini utandırdı.
He shamed his whole family by his conduct.
- Davranışıyla bütün ailesini utandırdı.
My foolishness not only causes me regret but also shames me.
- Benim aptallığım sadece pişman olmama neden olmuyor fakat aynı zamanda beni utandırıyor.
I blushed with shame.
- Ben utançla kızardım.
Stop looking at me like that, you'll make me blush.
- Bana öyle bakmayı kes, beni utandıracaksın.
He was ashamed of the grades he got.
- Aldığı notlardan utandı.
I'm not ashamed of my father being poor.
- Babamın fakir olmasından utanmıyorum.