Karşılaştırmalar zordur.
- Comparisons are difficult.
Gerçekten karşılaştırma yok.
- There really is no comparison.
Onunla kıyaslarsak, ben hâlâ daha büyüğüm.
- In comparison to him, I am still older.
Seninkine kıyasla benim arabam küçük.
- In comparison with yours, my car is small.
Onun işi mukayese edilemez.
- His work is beyond comparison.
Düşünmek kıyaslamaktır.
- To think means to compare.
... compare driving with public transit on the map. ...
... everything only has a value depending on what we compare it to ...