Hangisi daha kötü bilmiyorum: parçalara ayrılmak veya boğulmak.
 - I don't know what's worse: being dismembered or suffocated.
Tom plastik bir torba ile Mary'yi boğdu.
 - Tom suffocated Mary with a plastic bag.
O, onu bir yastıkla boğdu.
 - She suffocated him with a pillow.