Siz işe katılmak zorundasınız.
 - You must attend to your work.
Ben partine katılmaktan mutlu olacağım.
 - I will be happy to attend your party.
Ona refakat edecek tek hizmetçisi vardı.
 - He has only one servant to attend on him.
Boş olsan da meşgul olsan da törene katılmak zorunda kalacaksın.
 - You'll have to attend the ceremony whether you are free or busy.
O kadar meşgulüm ki partiye katılamam.
 - I'm so busy I can't attend the party.