Bu, bizim geçen sene kaldığımız oteldir.
- This is the hotel where we stayed last year.
Geçen sene Bayan Kato sizin öğretmeniniz miydi?
- Was Ms. Kato your teacher last year?
Kasabayı ziyaret edenler yıldan yıla artıyor.
- Visitors to that town increase in number year by year.
O üç yıldır Japonya'da.
- He has been in Japan for three years.
Sam Tom'dan iki yaş küçük.
- Sam is two years younger than Tom.
Babam yakında kırk yaşında olacak.
- My father will soon be forty years old.
Böyle bir mikrodalga fırınla, her zaman Yılbaşı gecesidir!
- With a microwave oven like this, it's always New Year's Eve!
Her zaman gelecek yıl vardır.
- There's always next year.
Ruslar Fransız yollarını kopyalar, ancak daima elli yıl sonra.
- The Russians copy the French ways, but always fifty years later.
Yılın hangi zamanında genellikle sahilde zaman geçirmek istersin?
- What time of year do you usually like to spend time on the beach?
İskoçyalı ve en az on iki yıllık değilse, o zaman viski değildir.
- If it's not from Scotland and it hasn't been aged at least twelve years, then it isn't whisky.
İlk birkaç yıl zordu.
- The first few years were difficult.
Gelecek yıl zor olacak.
- Next year will be tough.