O, bitişikte yaşayan adamdır.
- That's the man who lives next door.
Tom bitişikte yaşayan adamla geçinemiyor.
- Tom doesn't get along with the man who lives next door.
Dün gece yandaki evde bir yangın çıktı.
- Last night a fire broke out in the house next door.
Yandaki evde yaşayan adam Mary'nin sevgilisidir.
- The man who lives next door is Mary's lover.
Tom kapı komşusu kızla evlendi.
- Tom married the girl next door.
Tom bizim kapı komşumuz.
- Tom is our next door neighbor.
Mary John'la çalışan otobüs sürücüsüne bitişik mi yaşıyor?
- Does Mary live next door to the bus driver that worked with John?
Çocuk kelebeği gördüğünde, onu kovalamaya girişti, bitişikteki bayanla sohbet ederken ona sessiz kalmasını söyleyen annesini kızdırdı.
- The boy, upon seeing a butterfly, proceeded to run after it, provoking the anger of his mother, who had ordered him to stay quiet while she gossiped with the lady next door.
Kapıyı kapatın, lütfen.
- Close the door, please.
Keşke dışarı çıktığın zaman kapıyı kapatsan.
- I wish you would shut the door when you go out.
Bitişik komşudaki köpek tehlikeli.
- The dog next door is dangerous.
O bizim bitişik komşumuz.
- He is our next door neighbor.
Bitişik komşudan gelen müzik yüksek ve rahatsız ediciydi.
- The music coming from next door was loud and annoying.
Tom bizim yan komşumuz.
- Tom is our next door neighbor.
Try the place next door.
... yeah next door downstairs ...
... be yeah telling you live right next door that we ...