Ben sadece işlerin değişmek zorunda olmamasını diliyorum.
 - I just wish things didn't have to change.
Değişmek için asla çok geç değildir.
 - It's never too late to change.
Ben tarihi yarın geceye değiştirmek istiyorum.
 - I'd like to change the date to tomorrow night.
Tren geç vardığı için onlar programını değiştirmek zorunda kaldılar.
 - They had to change their schedule because the train arrived late.
Hükümet temel değişiklikler yapmalı.
 - The government must make fundamental changes.
Herhangi bir değişiklik var mı?
 - Have there been any changes?
İnsan cildi sıcaklık değişikliklerine karşı çok duyarlıdır.
 - Man's skin is very sensitive to temperature changes.
Hükümet temel değişiklikler yapmalı.
 - The government must make fundamental changes.