that part of the bore of a piece of ordnance which holds the charge, esp

listen to the pronunciation of that part of the bore of a piece of ordnance which holds the charge, esp
İngilizce - Türkçe

that part of the bore of a piece of ordnance which holds the charge, esp teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

chamber
{i} oda

Güzel bir kız kale yakınına geldiğinde, bir kuşa dönüştürüldü ve peri ona bir kafese koydu ve kale içindeki bir odaya astı. - When any pretty maiden came near the castle, she was changed into a bird, and the fairy put her into a cage, and hung her up in a chamber in the castle.

Hava bir odada sıkıştırıldığında hayli ısı yalıtımı sağlar. - Air provides considerable thermal insulation when trapped in a chamber.

chamber
{i} bölme
chamber
oda vermek
chamber
(Tıp) kapalı yer
chamber
kapalı bölüm
chamber
uğraştırıcı olma
chamber
düşündürücü
chamber
jüri üyesine itiraz
chamber
Meslek odası

The chamber of environmental engineering raises an objection to new law.

chamber
{i} kamara, İngiliz yasama meclisi
chamber
(isim) oda, yatak odası; büro, kabul salonu; bölme, boşluk; yasama meclisi, hakimin özel odası
chamber
teşrii meclis
chamber
{i} kabul salonu
chamber
{i} büro
chamber
{i} oda, yatak odası, özel oda
chamber
{i} boşluk
chamber
(Tekstil) oda, kompartıman
chamber
hâkimin oturum dışı konularda çalıştıgı oda
chamber
(Askeri) HÜCRE: bkz: "ballonet balloon"
chamber
{i} hakimin özel odası
İngilizce - İngilizce
chamber
that part of the bore of a piece of ordnance which holds the charge, esp