Türkçe - İngilizce
tahrikli teriminin Türkçe İngilizce sözlükte anlamı
- tahrikli jet
- propulsive jet
- tahrik
- stimulation
- tahrik
- agitation
- tahrik
- {i} provocation
- tahrik
- sedition
- tahrik
- incite
They incited him to commit the crime.
-Suçu işlemesi için onu tahrik ettiler.
- tahrik
- instigate
- tahrik
- actuating
- tahrik
- (Kanun) inciting
- tahrik
- actuation
- tahrik
- drive
Magnetic force drives the mechanism.
-Manyetik güç, mekanizmayı tahrik eder.
Poverty sometimes drives people to commit crimes.
-Yoksulluk bazen insanları suç işlemeye tahrik eder.
- tahrik
- impetuosity
- tahrik
- propulsion
- tahrik
- fomentation
- Tahrik
- stimulus
- tahrik
- driven to
- tahrik
- impulsion
- kayışla tahrikli
- belt driven
- kendinden tahrikli
- (Askeri,İnşaat) self-propelled
- otomatik tahrikli
- self-propelled
- tahrik
- instigation
- tahrik
- impellent
- tahrik
- turning on
- tahrik
- drive gear
- tahrik
- excitation
- tahrik
- moving, setting in motion; driving, propelling
- tahrik
- whetstone
- tahrik
- incitation
- tahrik
- incitement
- tahrik
- incitement, provocation, instigation; excitement, stimulation; drive, propulsion
- tahrik
- incitement, provocation, instigation, fomentation
- tahrik
- exciting, stimulating, arousing
- tahrik
- solicit
- tahrik
- stimulate
- zincir tahrikli
- chain driven
İlgili Terimler
Türkçe - Türkçe
tahrikli teriminin Türkçe Türkçe sözlükte anlamı
- TAHRİK
- (Osmanlı Dönemi) Susatma. Susatılma
- TAHRİK
- (Osmanlı Dönemi) Yakma. Yakılma
- tahrik
- Cinsel isteği, duyguları uyandırma
- tahrik
- Bir kimseyi kötü bir iş yapması için ileri sürme, kışkırtma
- tahrik
- Yola çıkartma, hareket ettirme, kımıldatma
- tahrik
- Güdüleme
- tahrik
- (Osmanlı Dönemi) harekete geçirme; kışkırtma
İlgili Terimler
tahrikli
Heceleme
tah·rik·liResimler
Geçmiş
Favoriler