Türkiye'de yaşıyorum.
- Ich lebe in der Türkei.
Türkiye'de nerede yaşıyorsun?
- Wo wohnst du in der Türkei?
Tatil başlayınca, Türkiye'ye uçakla gideceğim.
- Wenn die Ferien beginnen, werde ich mit dem Flugzeug in die Türkei fliegen.
Almanya ile Türkiye’yi karşılaştırıyoruz
- Wir vergleichen Deutschland und die Türkei.
O hindi melezinin nerede olduğunu sorma.
- Don't ask where that turkey baster's been.
Onlar Şükran Gününde hindi yediler.
- They ate turkey on Thanksgiving Day.
Kim Kardashian Türkiye karşıtı bir kampanya başlattı, bundan dolayı onu asla beğenmiyorum.
- Kim Kardashian started a campaign against Turkey, so I never like her.
Polonya'dan Türkiye'ye ithal edilen bir sürü ürün var.
- There are many products imported from Poland to Turkey.
Turkey was stronger than Greece.
- Die Türkei war stärker als Griechenland.
Do you live in Turkey?
- Wohnst du in der Türkei?
That film was a turkey.
The turkey cut in front of me and then berated me for running into him.