straight ahead

İngilizce - Türkçe

straight ahead teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

doğruca

O sessizce oturdu ve doğruca ona bakıyordu. - He sat in silence and was looking straight ahead of him.

tam karşıda

Tom tam karşıda bakarken tek başına oturuyordu. - Tom sat alone, staring straight ahead.

dosdoğru

Tom dosdoğru bakarken tek başına oturuyordu. - Tom sat alone, staring straight ahead.

Doğru sözlü, dobra dobra söyleyen, dürüst, açık sözlü

dümdüz

Dümdüz git ve bankayı göreceksin. - Go straight ahead and you will see the bank.

Kiliseye varana kadar dümdüz git. - Go straight ahead until you reach the church.

İlgili Terimler

go straight ahead

Dosdoğru/dümdüz gitmek

İngilizce - İngilizce

straight ahead teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı

(especially of popular music) straightforward, simple, or unadorned

İlgili Terimler

looked straight ahead

focused the eyes straight ahead, did not look right or left

Türkçe - İngilizce

straight ahead teriminin Türkçe İngilizce sözlükte anlamı

dümdüz

Heceleme

straight a·head

Türkçe nasıl söylenir

streyt ıhed

Telaffuz

/ˈstrāt əˈhed/ /ˈstreɪt əˈhɛd/