stieg um teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- changed
- (İnşaat) değişmiş
O, o kadar değişmiş ki onu tanıyamadım.
- She had changed so much that I couldn't recognize her.
Dolaylı çevirileri yorumlarken dikkatli ol. Cinsiyetler değişmiş olabilir.
- Be careful interpreting indirect translations. Genders may have changed.
- changed
- değiştirilmiş
Belgeler değiştirilmiş gibi görünüyor.
- The documents appear to have been changed.
Benim e-posta adresim aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
- My e-mail address has been changed as follows.
- changed
- (Bilgisayar) değiştirildi
E -posta adresim değiştirildi.
- My e-mail address has been changed.
Onun hepsi değiştirildi.
- It's all been changed.
- changed
- (Bilgisayar) değiştirme
Karısı olmasaydı , o işini değiştirmezdi.
- If it had not been for his wife, he would not have changed his job.
Tom fikrini değiştirmedi ve muhtemelen asla değiştirmeyecek.
- Tom hasn't changed his mind and probably never will.
- changed
- (Bilgisayar) değişti
Uzun süre görüşmedik. Ben, işini tekrar değiştirmiş olduğunu duydum.
- Long time, no see. I hear that you've changed your job again.
O gerçekten son zamandan beri çok değişti.
- He's really changed a lot since last time.
- changed
- değişime uğramış
Tom değişime uğramış bir insan.
- Tom is a changed man.
- changed
- {f} değiştir
Afganistan ve İran her ikisi de milli marşlarını 20.yüzyıl boyunca birkaç kez değiştirmişti.
- Afghanistan and Iran both changed their national anthems several times in the course of the 20th century.
Uzun süre görüşmedik. Ben, işini tekrar değiştirmiş olduğunu duydum.
- Long time, no see. I hear that you've changed your job again.
- changed
- (Bilgisayar) değiştirildiği
Toplantı için zamanın değiştirildiğini düşünüyordum.
- I thought the time for the meeting had been changed.
Kanal değiştirildiği için o sinirlendi.
- Because the channel was changed he got angry.
- got down to
- başla
- got down to
- aşağı var
- soared to
- yükseldi
- to rose
- gül için
