soymuk

listen to the pronunciation of soymuk
Türkçe - İngilizce
prov. edible inner bark of the pine tree
odun soymuk demeti
(Botanik, Bitkibilim) stele
Türkçe - Türkçe
Çam ağacının çiğnenip emilen iç kabuğu ve bunu almak için ağacın gövdesine açılan yara, yalamuk
Damarlı bitkilerin kök, gövde ve yapraklarında, ongun besi suyunu ileten borularla, yakın hücrelerden ve bunların arasını dolduran özek dokudan oluşan tabaka
Besi suyu
soymuk borular
(Biyoloji) Floem, soymuk borular olarak da bilinir, fotosentez sonucu üretilen organik maddeleri yeni sürgün oluşumunda kullanmak üzere veya depo organlarında biriktirmek üzere ileten borucuklar. Tek sıra halinde üst üste dizilmiş canlı hücrelerden oluşur. Floem oluşurken hücrelerin ara çeperleri tamamen erimediğinden, yer yer delikler oluşur. Floemde fotosentez ürünleri bitkinin diğer organlarına taşınır. Bazı bitkilerin köklerinde sentezlenen amino asitler de yaprak ve diğer organlara taşınır. Floemde madde taşınması çift yönlüdür. Hücreler canlı olduğundan, taşıma hızı ksilemdeki taşınmadan daha yavaştır
soymuk borusu
(Biyoloji) Floem, soymuk borular olarak da bilinir, fotosentez sonucu üretilen organik maddeleri yeni sürgün oluşumunda kullanmak üzere veya depo organlarında biriktirmek üzere ileten borucuklar. Tek sıra halinde üst üste dizilmiş canlı hücrelerden oluşur. Floem oluşurken hücrelerin ara çeperleri tamamen erimediğinden, yer yer delikler oluşur. Floemde fotosentez ürünleri bitkinin diğer organlarına taşınır. Bazı bitkilerin köklerinde sentezlenen amino asitler de yaprak ve diğer organlara taşınır. Floemde madde taşınması çift yönlüdür. Hücreler canlı olduğundan, taşıma hızı ksilemdeki taşınmadan daha yavaştır
soymuk