Türkçe - İngilizce
soğutucu soğutucu teriminin Türkçe İngilizce sözlükte anlamı
- soğutucu
- cooler
Tom took a beer from the cooler and opened it.
-Tom soğutucudan bir bira aldı ve onu açtı.
- soğutucu
- refrigerator
- soğutucu
- cooling
- soğutucu
- refrigerant
- ara soğutucu
- intercooler
- birincil soğutucu
- primary coolant
- ek soğutucu
- add-on cooler
- elektrikli soğutucu
- frigidaire
- gaz soğutucu
- gas cooler
- ikincil soğutucu
- aftercooler
- klima soğutucu akışkanı
- (Otomotiv) air conditioning refrigerant
- klima soğutucu fanı
- (Otomotiv) air conditioning cooling fan
- plaka tipinde sıvı soğutucu
- plate liquid cooler
- sekonder soğutucu madde
- secondary coolant
- son soğutucu
- aftercooler
- soğutucu
- icebox
- soğutucu
- refrigerating
- soğutucu
- cooling, refrigerative, refrigeratory
- soğutucu
- cooler; refrigerator; freezer; coolant; frigorific, cooling
- soğutucu akışkan
- coolant
- soğutucu kangal
- condensing coil
- soğutucu madde
- cryogen
- soğutucu sprey
- refrigerant
- sıvı soğutucu
- liquid refrigerant
- sıvı soğutucu
- (Otomotiv) fluid cooler
İlgili Terimler
Türkçe - Türkçe
soğutucu soğutucu teriminin Türkçe Türkçe sözlükte anlamı
- derin soğutucu
- Buzdolabı düzeni içinde çok yüksek soğutucu özelliği olan bir tür buzdolabı
- soğutucu
- Buzdolabı
- soğutucu
- Bir makine veya yapıda, aşırı ısınmayı önlemek için yer alan düzen
- soğutucu
- Soğutma özelliği olan, frigorifik
- soğutucu
- Yiyeceklerin sıcaktan bozulmasını önleyen, içecekleri soğutan, motorla çalışan dolap biçiminde araç, buz dolabı, frijider
İlgili Terimler
soğutucu soğutucu
Heceleme
so·ğu·tu·cu so·ğu·tu·cuTelaffuz
Resimler
Favoriler