seldom happening or occurring; rare; uncommon; unusual

İngilizce - Türkçe

seldom happening or occurring; rare; uncommon; unusual teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
infrequent: her zaman olmayan
infrequent: seyrek
Ben buraya seyrek olarak gelirim. Ben genellikle caddenin karşısında alışveriş yaparım. - I come here infrequently. I usually shop across the street.
infrequent: sık gerçekleşmeyen
infrequent: nadir
Ben nadiren fast food satın alırım, ama bundan gurur duymuyorum. - I infrequently purchase fast food, but I'm not proud of it.
infrequent: infrequentlyseyrek olarak
infrequent: infrequency seyreklik
infrequent: nadiren
Ben nadiren fast food satın alırım, ama bundan gurur duymuyorum. - I infrequently purchase fast food, but I'm not proud of it.
infrequent: {s} az bulunur

İngilizce - İngilizce

seldom happening or occurring; rare; uncommon; unusual teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı: infrequent

seldom happening or occurring; rare; uncommon; unusual

Heceleme

sel·dom hap·pen·ing or occurring; rare; uncommon; u·nu·su·al

Geçmiş

Favoriler