Tom son derece sarhoş.
- Tom is extremely smashed.
Fadıl çok açık bir şekilde hırpalanmıştı.
- Fadil was very clearly battered.
Onun eski bir kamyoneti ve büyük, hırpalanmış bir biçme makinesi vardı.
- He had an old pickup truck and a big, battered mower.
Tom bastonu ile köpeğe vurdu.
- Tom whacked the dog with his cane.